Allah, Şâfi sıfatıyla cümle hastalara -içinde de bana- acil şifalar versin.
Rahatsızlığım ve acılarım yüzünden geceler uyuyamıyorum.
Gecenin geç vakitlerinde çalışma odamdan sokağı-caddeyi izliyorum.
100-150 metre ileride bir trafik lambası var.
Sarı ve kırmızı ışıklarını net görebiliyorum ama yeşil ışığı karanlık yutuyor.
Karanlık-Yeşil,
Yeşil-Karanlık;
Toprak- Yeşil,
Yeşil-Toprak ilintisini kuruyorum içimden.
Gün doğduğunda yeşil bütün renklere hakim, toprağı yutuyor sanki. Ama akşam olup hava kararınca toprak yutuveriyor yeşili ve tüm renkleri..
Aklım kesti keseli gece ve karanlıkla uğraşıyorum, özellikle karanlıkla ve karanlık kafalarla mücadele ediyorum.
Bu mücadelenin de sonuna geldik sanki, içime öyle doğuyor.
21 yıllık yıpratıcı iktidara rağmen bir lider; İzmir'de 1 milyon üç yüz bin kişiyi, İstanbul'da 1 milyon yedi yüz bin kişiyi meydanlara toplayabiliyorsa bu hesabın sonunu artık merak bile etmiyorum.
Kandırıkçı Sosyal Medyada bazı hırsızlama paylaşımlar görüyorum.
Kopyalama, hırsızlama propaganda kliplerine, bıyık altı gülümsüyorum.
Gayr-ı ihtiyari hafızam, Akşener'in Erzurum Mitingi ile Erdoğan'ın İzmir ve İstanbul mitinglerini kıyaslıyor ve sonuç, kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Meydanlarda birileri yapamayacakları boş vaatleri/yalanlarını sıralarken Erdoğan, 21 yılda yaptıklarını sıralayamıyor ve yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diyor.
Fark bu kadar açık ve net.
Ve Sayın Bahçeli'nin dediği gibi artık karar milletin...
Sabırsızlıkla sekiz gün sonrayı beklemeye başladık.
Allah encamımızı/sonumuzu hayretsin inşallah...
"VE TEVEKKEL A'LALLAH" (Vekil olarak Allah yeter- Ahzap-3)
Selam, sevgi, duâ...
Mustafa ASLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder