28 Haziran 2017 Çarşamba

BU DA BENİM ŞEREFSİZİM!

Günümüz yaşayan efsâne şairlerinden Ozan Arif;
"İsim-misim vermedim, korktuğumdan sanmayın,
Gocunan şerefsizdir, bunu bari anlayın.." Diyerek başladığı şiirinin bir yerinde;
"Vâkıf olamadın bizdeki aşka!
Eller ile girdin devamlı meşke! 
Bu gün böyle dersin yarın bir başka
Sözünü yalayıp yutan şerefsiz!.."  Diyerek devam etmiş sağ olsun. Ozan'ın ortaya söylediği sözlerinden birileri alınmış, incinerek mahkemeye vermişmiş ve sözler de -gayet tabii ki- geleneğe uyarak onların üstüne kalmışmış!
Keyifle okudum..
Okudukça kövreldim ve irticâlen;

BU DA BENİM ŞEREFSİZİM!

"Önce Ülkem, sonra ilkem, sonra ben"
Diyerek ortaya çıktı jakoben,
Sövdüğünü alkışlamak ne dümen
Yalancıya yalan satan Şerefsiz!

Kopararak bağımızı güllerle
Gizli gizli görüşmüşler êllerle,
Öksürüklü tıksırıklı dillerle
Anlamayanlarla kalan şerefsiz!

Hiç bir akıl anlayamaz bu hali
Ortaklaşa yaptılar bu ahvâli
Elli yıllık ömürlerin vebali
Sırtındayken tınlamayan şerefsiz!

Oynadılar ağzımızın tadıyla
İlgisizler milletin feryadıyla
Hüküm verip Karakuşi Kadı'yla
Adâletten nemalanan şerefsiz!

Kel başları şimşir ile tarayıp
Yitikleri yanlış yerde arayıp
En normali birden bire acayip
Hale sokup utanmayan şerefsiz!

Meczuba acırdım kızmazdım ama
Kurulmuş oyunu bozmazdım ama
Şiirimde küfür yazmazdım ama
Beni buna mecbur kılan şerefsiz.."  Diye devam ediverdim..
Artık sanırım benim de Karakuşî Kadılardan birinden davet beklemem lazım!
Olsun, canımız sağ olsun...
TÜRK, TÜRK'Ü KORUMAZSA TANRI TÜRK'Ü KORUMAZ  derim de başka bir şey demem vesselâm...
Selâm, sevgi, duâ...
Mustafa ASLAN

Hiç yorum yok: