Mühlet verirse Çalabım, niyetime ereceğim,
Bir tohum ektim gönlüme meyvesini dereceğim...
Nasibim varmış yapıda, karşılandım bir kapıda
Kiraladığım çatıda kalıp ömür süreceğim..
Şerbet akıtıp testimden, sorumluca her kastımdan
Saklım olmadan Dostumdan, hem yanıp hem güleceğim..
Sevda söyleyip dillerim, sevgi sağaltıp ellerim,
Mecnun çoğaltıp çöllerim, ben bu izi süreceğim...
Salkım saçak bağım olsa, başı karlı dağım olsa,
Sersemim sarsağım varsa, elbette ben bileceğim!
Dost bıktırmadan âhımdan, kime ne benim vâhımdan,
Bin bir meyve bir tohumdan derip Dost'a vereceğim..
Gönlüm derdimin sırdaşı, meslek etmişim uğraşı
Dolaşırken dağı taşı her yerde iz göreceğim..
Yoklukta çokum olacak, aç gezen tokum olacak
Lokmamdan gören alacak, lokma lokma böleceğim...
Sevgidir gönlüm iftarı, sehâvet varımın kârı
Yasak bilip intizârı, ikrârı farz bileceğim..
Çöller aşıp er kişice, varıp Bilal Habeşi'ce
Yolun gözleyip gizlice, beklenip bekleyeceğim...
Yol sorup fâni güzelden, yordam öğrenip gazelden
Doğru yoldayım ezelden, yolumdan dönmeyeceğim..
Çokluk-yokluk bir arada çok şeyim oldu rüyada,
Kiracıyım bu dünyada gelmiş isem gideceğim..
Soracağım bilmek için, bileceğim sormak için
Ehl-i Beyt'e varmak için, ikrârımda öleceğim..
23 Nisan 2017 / Miraç Kandili/ İzmir
Mustafa ASLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder